KORKAK ASKER

Ben bir tugay komutanın şöförlüğünü yapıyordum birgün bir köye gittik bir şehit ailesini ziyaret etmek için neyse köye vardık ben evin önüne yanaştım ama oda ne evin önünde kocaman bir kangal oldum olası köpekleri çok sevmeme rağmen tırsarım biraz neyse komutan oğlum inde kapıyı çal bakalım evde kimse varmı diye söyledi ama ben yusuf yusuf emredersiniz dedim ama inemiyorum komutan noldu oğlum dedi niye inmiyorsun ben ise komutanım ben biraz köpeklerden korkarım dedim komutan başladı gülmeye daha sonra kendisi indi köpeğin yanına gidip biraz sevdikten sonra zincirini bağlayıp aracın yanına gelip kapıyı açtı ve buyrun efendim tehlike kalmadı dedi imalı imalı gülerek tabi ben renkten renge girmiş vaziyette inip komutana selam verdim ve işimize baktık  

---

uyanık asker

bölüğümüze yeni katılan erlerin içinde antepli hasan ali isminde biri vardı.tuhaf biriydi.

bir gün bu yeni gelen askerler atıştan geldiler.astsubay hepsini topladı ve "bir daha arkadaşınızla dalga geçerseniz sizi fena yaparım" dedi.(burada küfür var yazmıyorum).yeni gelen askerlerin yanlarına gittim komutan neden öyle dedi dedim.çocuklardan biri " hocam hasan ali atışta altına yaptı" dedi.evet hasan ali atışta G-3 ün sesinden korkup büyüğünü altına yapmıştı ve ne yalan söyliyim ben de çok güldüm.PDRM diye tüfek verilmedi ve hiç bi zaman nöbet tutmadı.

aradan zaman geçti bu hasan ali bir gün ezik ezik geldi "hocam hiç param yok 1 YTL verir misin maaşı alınca veririm" dedi.acıdım 2 YTL verdim.sonra bi duydum ki bu aynı numarayı tüm bölüğe yapmış ve en az 100 milyonunu tokatlamış bölüğün.altına yapması da numaraymış tüfek almamak nöbetten eğitimden yırtmak için yapmış.(insan kasıtlı olarak altına yapar mı ya. olamaz böyle bi adam.daha neler görücez şu hayatta oha yani)

terhis olurken atışta onunla alay ettiler diye askerleri azarlayan astsubayın ondan nefret ettiğini görmüştüm. çok komikti.

---

İştima unutuldu
temmuz sıcağında içtimaya toplandık.içtima alanın dibinde de kocaman bir çınar ağacı vardı.
astsubay "oğlum güneşin altında durmayın çınar ağacının altına geçin" dedi.geçtik.komutan konuşuyor biz dinliyorduk. en arkalardaydım.dikkat ettim ağacın üzerinde bir kuş yuvası vardı ve kedinin biri sinsi sinsi yuvaya yaklaşıyordu.derken kedi yuvaya bir pençe attı, yuva olduğu gibi komutanı dinleyen askerlerin ortasına düştü.tabi içtima bozuldu.

başımızdaki astsubay da çoğu astsubay gibi köy kökenli ve hayvanları çok seven biri olduğu için içtimayı falan bırakıp eline küçük bir sopa aldı ve kuş yuvasının içindeki civcivleri incelemeye başladı."vay *****..* kedi, yaşıyo mu ***" falan demişti,elindeki sopayla civcivleri dürtüp durdu.büyük bir ciddiyetle içtimayı yapan bu adamın, yere düşen kuş yavrularını çocuk gibi uzun uzun incelemesi gerçekten ilginç bi görüntüydü.içtima güme gitmişti. 

---

Dönerde istermisin

askerde komutanla izin alınmadan konuşulmaz.komutanım bir durum arz edebilir miyim der, izin alırsın.arzet derse derdini anlatırsın.
askere gittiğimizin ilk günü akşam koğuşta kimlerin nerede yatacağı gibi konular halledilmeye çalışılırken , başçavuş uzman çavuşa, onları oraya mı alalım , bunları buraya mı alalım gibi konuşurken, yeni gelen artis kısa dönemin biri KOMUTANIM BİZ BÖYLE İYİYİZ, ESKİ ARKADAŞLAR ÖYLE DE YATSA SORUN DEĞİL gibi bir laf etti.

başçavuş tıpkı komutana selam verir gibi ere selam verdi ve EMREDERSİNİZ KOMUTANIM BAŞKA BİR EMRİNİZ VAR MI? dedi.buz gibi bi hava esti .şaşkınlığımız geçmemişti ki başçavuş DÖNER DE SÖYLİYEM Mİ SANA! diyerek ayarı bitirdi.

sonradan bu DÖNER DE SÖYLİYEM Mİ SANA lafı kendi aramızda bir deyim olarak kaldı. terhis oldum 2 yıl oldu..... bazen abartılı istekleri olan arkadaşlara söylüyorum ve gülüyorum.

---

Başçavuşa komtan diyen hıyar